14 Aralık 2012

BİR PARÇA PUL KAPLI TOP VE BİRAZ ZELVE

Merhaba herkeŞe buzzzz gibi ama güneşli bir Ankara Cuma'sından...

Yaaaa.... Bakın işte "haftasonu gelsin" diye diye Cuma gününü de getirdiniz, ne güzel! Bakın! Günün yarısı bitti bile... :)

Neyse...

Bugün bir Facebook fikriyle karşınızdaydım resmini tam sağda gördüğünüz... Ve bir de tabiiyyy ki Zelve'yi anlatmak istiyorum biraz...

Her zaman ki gibi önce proCe!

Gördüğüm resim için açıklamaya gerek yoktu çünkü çok kolay ve anlaşılırdı; pulları toplu iğnelerle topa tutturmak. Yopun da strafom köpük olduğuna kanaat getirdim. Biraz internette bakındım nerede bulaye ama buldukları hem kargoyla yollanacaktı hem de nedense fiyatları "bir top" için çok yüksek geldi...

Ben de Bahçeli'deki bir milyoncuda satılan yılbaşı süslerinden aldım; 6 tanesi 1,5 TL. Üzerinde minik yıldız şeklinde süslemeler ve beyaz bir parlaklık vardı. Baktım kolaylıkla temizlenebiliyorlar, ben de bunları kullanmaya karar verdim!
 ProCe için malzemeler çok kolay; strafom top, pul ve toplu iğne!

Benim toplu iğnelerim yandakiler. Normal iğnelerden tek farkı boylarının biraz daha kısa olması. Bu kadar toplu iğneyi neden almışım, nereden almışım... uffacık bir fikrim yok! Sanırım alakasız yerlerden yapmış olduğum alışverişlerin birine denk gelmiş...  Uzzuuuuun bir zamandır rafta öylesine duruyorlardı... Hep diyorum ya; sırasını bekliyormuş, şimdi zamanı!

Bunlar da pullarım... Annemin taaaaaa yıllar önce vermiş olduğu çikolata kutusunun içindeki pullarım.. Amanıııın! Bir ara da bu pullara takıktım, neyse ki çok uzun sürmedi! Bunlar işte o zamanlar aldıklarımdan kalma. Bu arada şunu belirteyim ki bu proje için olabildiğince büyük boy olan pullardan kullanın. Ben üç tane yaptım, dördüncüye başladım ama bitiremedim. Çünkü yeşil renkte olan pulumun büyüklüğü yaptığım üç renge göre daha küçüktü ve fenalıklar geldi bana, hala tamamlayamadım!!! Neyse.... Siz resimleri takip ediniz efenim...





 





 


 


 
İşte bu kadar!
Demiştim değil mi çok kolay diye...?
Amman ha! Bir kere daha hatırlatıyorum, sakın küçük pullarla denemeyin... Ya da deneyin isterseniz canım, görün gününüzü!!!! :)

Ve şimdi de Kapadokya duraklarımdan olan Zelve'den bahsetmek istiyorum. Yaklaşık 10 sene önce gitmiştim oraya. O günden bu güne epey değişiklik vardı. Değişiklik derken iyi anlamda kastetmedim ne yazık ki... :( Zelve yavaş yavaş yıkılıyor! Evet! Çökmeler, yıkılmalar, kopan parçalar... Yeraltı şehirlerinin bir kısmına artık giriş yasak! Vadinin orta yerinde yıkılan, kopan koca kaya parçalarını rahatlıkla görebiliyorsunuz... Zelve Açıkhava Müzesi'ne giriş 8 TL. Müze Kartınız varsa burada geçerli. Girişte size vadinin planını gösteren bir kroki de veriliyor ki, bu gerçekten işinize yarıyor.
 
Bu arada söyleyeyim ki eğer her yerini gezeyim, girmesi henüz yasak olmayan alanlarına teker teker bakayım derseniz eğer mutlaka birkaç saatinizi ayırmanız gerekli. Bir de dinlenmiş gidin, e mi?
Benim gibi öyle sayılı gün var diye, aman her tarafı göreyim diye aynı güne birkaç yeri gezmeye kalkmayın, o zaman gerçekten biraz yo-ru-lu-yor-su-nuz!!! Tecrübeyle sabittir!!!
 









Dedim ya, öyle pire gibi oradan oraya zıplamak insanı yoruyor, dizini de yoruy0r, belini de yoruyor... Her yerini yoruyor!!! :)





Mesela buraya giriş artık yasak... İçeriden taş düşmeleri veya yıkılmalar meydana gelmiş...



Neyse... Benim gözümden Zelve de bu kadar...

Dilerim herkeŞ çok güzel bir haftasonu geçirir, dinlenir, enerji toplar.

Ben bildiğiniz üz(e)re hızlı trenle günübirliğine Konya'ya gidiyorum Pazar günü. O çoooook istediğim Şeb-i Aruz için. Daha şimdiden çantam hazır, fotoğraf makinam şarjı tamam biçimde beklemekte. Sabah 7'de tren kalkacak, 06:30 gibi garda olmam gerekiyor. Turla gidiyoruz. "Gidiyoruz" dedim çünkü ben, Niiiibek, ve kuzenlerimle beraberim. Harika geçeceğine şimdiden eminim...

Haydi kalın siz sağlıcakla...




Hiç yorum yok :

Yorum Gönder